03 Aralık 2024
  • İstanbul10°C
  • Ankara5°C
  • Van-4°C

ÖZE DÖNÜŞ HAREKETİ İŞİD’İN KURDİSTAN’A YÖNELİK SALDIRILARINI KINADI

Öze Dönüş Hareketi İŞİD terör örgütünün çocuk, yaşlı, kadın, erkek demeden Güney Kürdistan’ın Şengal bölgesine yönelik vahşi ve acımasız saldırıları kınayan basın açıklaması yayınladı.

Öze Dönüş Hareketi İŞİD’in Kurdistan’a Yönelik Saldırılarını Kınadı

11 Ağustos 2014 Pazartesi 19:26

BASIN AÇIKLAMASI METNİ:

     10 Haziran’da Musul’u ele geçirdikten sonra Fırat ve Dicle nehirleri çevresinde de etkinliğini büyük ölçüde artıran İŞİD; Suriye ile Irak arasındaki sınırı fiilen ortadan kaldırarak Güney Kürdistan’a, Batı Kürdistan’a, Musul çevresindeki Türkmen, Hıristiyan ve Yezidi Kürtlerine karşı alçakça saldırılar yapmaya başladı. Daha önce aralıklarla saldırılar düzenlediği Kürt bölgelerine, Irak’ta ele geçirdiği ağır silahlarla ve militan gücü ile çoğunlukla Yezidi Kürtlerinin yaşadığı Şengal çevresinde yeni bir katliama daha imza attı. 

     Sadece Şengal Bölgesine değil Kerkük, Musul’un bazı bölgeleri ile Kürtlerin denetimindeki bölgelere karşı zaman zaman terör eylemi yapan mezhepçi, tekfirci Vahabi terör örgütü İŞİD, Sivillere yönelik kadın çocuk yaşlı ayırt etmeksizin gün geçtikçe daha da yoğunlaşan katliamlar yapmaktadır. Terör örgütü çetelerin bunu din adına ve İslami kavramların arkasına saklanarak yapması, İslam’ın İmajına ve pak İslam dinine  zarar vermektedir. Kürdistan’ın değişik yerlerinde kadın ve çocuklar dahil masum sivilleri ve bir bütün olarak Kürt halkını hedef alan bu sapkın hareket "Hiç bir savaş ve insanlık değerinin kabul etmediği vahşeti, İslam adı altında yapması bizleri, Müslümanlar olarak daha fazla tepki göstermeye ve mazlumların etrafında kenetlenmeye sevk etmektedir.

     Uluslararası büyük güçlerin emri ve direktifleri ile hareket ettiği anlaşılan bu cinayet şebekesinin işlediği cinayetler sadece bölge halklarını tehdit etmekle kalmayıp bütün insanlığın zihnindeki İslam algısının negatif şekillenmesine de ortam hazırlamaktadır.  Binlerce insanın hunharca katledilmesi, yüz binlerce insanın yerini yurdunu terk etmesine neden olan son katliamların Ortadoğu’da kalıcı kaosun da alt yapısını oluşturmaktadır. Etnik ayrışma ve mezhepsel çatışma temelinde şekillenen bu çatışmalar İslam Alemini sonu belirsiz bir kaosa doğru sürüklemektedir. 

     İŞİD ve benzeri paravan örgütler sadece bölgesel olarak ortaya çıkmış bir vahşet hali değil, İslam dünyasının her tarafına yayılma istidadı olan etnik, dini ve mezhebi kavgaları körükleyecek hastalıklı bir ruh halidir. Bu hastalıklı ruh hali İslam ümmetinin arasına fitne tohumları ekmekte, kendisi gibi düşünmeyen ve kendi egemenliğine tabi olmayan herkese haksız ve vicdansız bir şekilde saldırmakta, masum insanların kanını dökmekte, kutsal mekanları bombalamakta, İslam ümmetinin bölünmesine sebep olmakta ve İslam hukukuyla bağdaşmayan fetvalar yayınlamaktadır. IŞİD’in Müslümanlara ve Ortadoğu’nun kadim halklarına saldırması ve sivil insanları pervasızca katletmesi insanlığa karşı işlenen bir suçtur. Bu tür Vahabi tekfirci şiddetin amacı ve gayesi kesinlikle İslam için değildir. 

     İslam’ın kadınlara, çocuklara, yaşlılara kendisini ibadete vermiş ruhbanlara ve mâbedlere dokunulmaması yönündeki açık talimatlarına rağmen din adına silahlanıp sözde cihat eden Vahabi- tekfirci terörist örgüt kadın-çocuk ayrımı yapmaksızın önüne gelen herkesin kanı dökmekte her gün camileri, kiliseleri ve türbeleri bombalayarak İslami ve insani değerleri ayaklar altında çiğnemektedir. Farklılıklara tahammülü olmayan, insanları yaşama biçimlerinden dolayı yargısız infaz etme hakkını kendinde gören bu sapkın anlayışın İslami slogan ve semboller kullanmaları, onları İslam’ın ve Müslümanların temsilcileri yapamayacağı gibi Müslüman olduklarını da gösteremez. Çünkü Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kimselerdir.

     İslam’ın: “Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever.” (Mümtehine Suresi 8. Ayet) açık talimatına rağmen cinayetlerine devam etmesi, İslami nasları çiğnemeleri heva ve heveslerini ilahlaştıran tavırları referanslarının kesinlikle Kur’an ve Sünnet olmadığının kesin delilidir.

     IŞİD’in insanların kalplerine korku salmak için başvurduğu vahşi yöntemler, alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin getirdiği mesaja kesinlikle terstir. insanlığın kalbine ve ruhuna hitap eden Kuran’ın o rahmet yüklü mesajlarını gölgelemektedir. Tebliğle, davetle kalplerin tevhidi mesaja ısındırılması gerekirken bu cinayet şebekesinin uyguladığı metotlar yüzünden insanların İslam’a ve Müslümanlara yönelik nefretleri gün geçtikçe artmaktadır. İnsanlar sadece Şii oldukları için öldürülmekte farklı dinlere mensup olmak öldürülmeleri için neredeyse yeterli sebep olmaktadır.  

     Ortadoğu’nun huzur ve güven iklimine çekilebilmesi için din adına sergilenen şiddetin son bulması zorunludur. Müslümanların barış, adalet ve özgürlük mücadelesine gölge düşüren bugünkü tablonun ortadan kalkması için İslami hassasiyet taşıyan tüm Müslümanların üzerine sorumluluk yüklenmektedir.

     ÖZE DÖNÜŞ HAREKETİ olarak Kürt halkının meşru kazanımlarını hedef alan her türlü saldırının kabul edilmez olduğunu, bu saldırıları yapanların tarih ve insanlık vicdanında mahkum edileceğini belirtiyor ve bu güçlere destek verenlerin meşrutiyetinin sorgulanır hale geleceğini deklere ediyoruz. Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, Avrupa Birliği’ni, İslam İşbirliği Teşkilatını ve diğer Uluslar arası Kuruluşları Kürdistan’daki katliamı ve saldırıları durdurmaya  çağırıyoruz

      İslam Alemin de daha fazla kanın akmaması, yeni vahşet ve katliamların yaşanmaması için tüm Müslümanları birlikte hareket etmeye ve İslam adına işlenen cinayetlere ortak tavır geliştirmeye çağırıyoruz.

     İŞİD’in Şengal ve Yöresinde masum insanlara karşı giriştiği insanlık dışı hareketlerini kınıyor ve lanetliyoruz.

     Zulüm kimden gelirse gelsin Zalime karşı, Mazlum kim olursa olsun mazlumdan yana tavrımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.

     Şüphesiz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır. Size öğüt vermektedir, umulur ki öğüt alıp düşünürsünüz.” (Nahl Suresi 90. Ayet.)

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.